Bayram Yazısı

Hiç alışamadım bu bayrama. Zamanında bende kurban kestirdim usulunce adabınca ama yinede hiç alışamadım bu bayrama.Her sene ortalıkta sergilenen vahşete hem de din adına ibadet adına yapılanlara, hiç alışamadım. Aramızda böyle canilerin varlığına da hiç alışamadım alışmak ta istemem ayrıca.Hem de böyle bir caninin “Peygamberler” şehrinden çıkmasına hiç alışamadım. Böyle bir vahşetin memleketin adını ele düşmana rezil etmesini de hiç kabullenemem ama bu damgayı da böyle bir caninin elinden yemenin verdiği ezikliği de hep beraber uzun seneler çekeceğimizi de bilmenizi isterim. Böyle vahşet sergileyen caniler oldukça “Geceyeyarısı Expreslerine” ne gerek var. Hadi şimdi bakanlık olarak tanıtın bakalım ülkemizi. Cenneten köşe diye reklam yapın. Vergilerimizle orayı burayı zengin edin. Rakiplerinizin de geçmişte yediğimiz bu ve benzeri vahşet damgaları fragmalarda gösterdiğine de emin olun. Biz değilmiydik İskenderun’da köpeği kürekle döven sonrada çöp kamyonuna canlı canlı atan, biz değilmiydik Erzurum’da tavukları canlı canlı yakan, biz değilmiyidik daha geçen sene Kayseri’de böyle vahşet manzaraları yapan. Ve de aynı sahneleri bu sene de aynen gerçekleştiren.
Ne acı, ne kadar zavallılık,ne vahşet hem de din adına, ibadet adına..
Böyle vahşet sahnelerini yaratan ve bu güzel memleketin doğru dürüst insanlarına, memleketin adına şanına söhretine böyle damgaları vurduran kişilerin bence vatandaşlıktan çıkarılmaları lazım. Hiçbir şey yapılamaz ise böyle vahşilerin toplumdan tecrit edilmeleri şart, düşünsenize aranızda böyle kişiler dolaşıyor…
Sadece kınıyorum, utanıyorum ve bu güzel vatanın medeni insanları adına sıkılıyorum..Hava tozlu olsa ne olacak sisli olsa ne olacak, o vahşinin canice hareketleri ile öyle damgalar yedik ki daha uzun seneler dünya sahnelerinden silinmeyiz…