Müneccimlik insanların gelecekleri hakkında bilgi veren kişi olarak anlatılıyor. Şimdi ben size yarın öbür gün ve daha sonrasında kendinizi nasıl hissedeceğinizi yazacağım. Bakalım tutturabilecek miyim. Bilim adamı diye ortalara atılınca malum çevreler bana hemen karşı çıkıyor. Yok olmaz bilmiyorsun, kendi alanından konuş başkalarının işine karışma vs vs.
Şimdi ben size olacakları yazayım siz de bana dönüş yapın, bakalım tutturabildim mi? Her bir olayı düne ve daha öncesine göre karşılaştırın bakalım…
– Migren ağrılarınız depreşti mi?
-Alerjileriniz arttı mı?
-Tansiyonunuz oynadı mı?
-Romatizmalarınız azdı mı?
-Boğazlarınızdaki yanma bademciklerde şişmeler oldu mu?
-Böbrek taşlarınız aniden yerinden oynamaya başladı mı?
-Konuşurken sık sık öksürmek hisleriniz arttı mı?
-Daha sinirli mi oldunuz?
-Yağışta lastikleriniz yeni olmasına rağmen kaydınız mı?
-Trafik canavarı etrafta daha sık gezmeye başladı mı?
-Tüm bu sıkıntılar sizde olmasa dahi yakın çevrenizde aniden artış gösterdi mi?
– Tüm bu dertleriniz rüzgarın “poyraz”a dönmesi ile birlikte aniden yok olup gitti mi?
İstanbul’da oturuyorsanız Cumartesi akşamı kendinizi birden demir gibi hissetiniz mi hissetmediniz mi? Yoksa tüm yukarıdaki şikayetler devam etti mi?
işte adresim, lütfen bana yazın ki müneccim mi yoksa bilim adamı mı olup olmadığım hakında birlikte karar verelim ve daha sonra da hala almadıysanız gidin”Havadan Tozdan” kitabımı lütfen alın, okuyun. Doğayı anlayın ki ona müdahale sanatını bir an önce gerçekleştirelim.
Saygılarımla
Cemal Saydam