Kar işin güzel tarafı oluyor elbette. Hiç olmaz ise su hem de yavaş yavaş eriyecek olan ve de toprağın bitkinin ağacın asıl ihtiyacı olan suyu sağlayan olay ama bu işin birde sonrası var. Eminim o da bu değerli tabakayı dondurup alttaki bitkiyi aşırı soğuktan saklamak ve daha sonra yavaş yavaş su haline dönüşüp toprağın alt tabakalarını da suyla doyurmak. İşte bu nedenle karın ardından gelecek soğuk bu amaca hizmet edecek ama doğa modern tarımsal faaliyetler içerisinde yer alan seraları nereden bilsin. Onları biz icat ettik. Doğanın nasıl çalıştığını bulup ona en doğal şekilde müdahele ettik ama zamanı şaşırdık. Kışın ortasında bitki büyütmeye çalıştık becerdik ama bir bedel ile. Baharın sıcağını yapay olarak gerçekleştirmek koşulu ile ve işte o günlerden birkaçı sizleri bekliyor. Bu geceden itibaren Cumartesi gecesine kadar seraları ı daha fazla ısıtmak zorundasınız. Keza tüm Ege ve Akdeniz bölgelerinde de narenciye ağaçlarını dona karşı korumaya almalısınız.Rüzgar allahtan hafif ve kuzeybatılı bunu akılda tutarak da bahçelerinizin kuzey batısında biraz yüksek yerlerde saman yakınız dumanı bahçenizin üstünü kaplasın, tek doğal koruma yöntemi bu. Sakın aman lastik yakmayın. Dumanı bol olur ama ha doğa soğuktan yakmış ha da o organik parçalar yapraklarınıza zarar vermiş aynı şey. Cumartesi günü Sahra imdadımıza yetişecek. Sonrası görebildiğimiz kadarı ile 23 Ocağa kadar ılıman havalar bizler ile hatta bakarsınız arada bir de beklenmedik pastırma yazı ile birlikte. İşte bu nedenlerden dolayı bu birkaç gün seracılara narenciyecilere ve dondan etkilenen iş yapanlara uyku yasak. Derim.. Allah yardımcınız olsun.
-
Kategoriler
- Haberler (415)
- Mart 2016
- Şubat 2016
- Haziran 2015
- Şubat 2015
- Ocak 2015
- Aralık 2014
- Kasım 2014
- Eylül 2014
- Ağustos 2014
- Haziran 2014
- Şubat 2014
- Ocak 2014
- Aralık 2013
- Kasım 2013
- Ekim 2013
- Ağustos 2013
- Temmuz 2013
- Mayıs 2013
- Mart 2013
- Şubat 2013
- Ocak 2013
- Kasım 2012
- Ekim 2012
- Eylül 2012
- Ağustos 2012
- Haziran 2012
- Mayıs 2012
- Nisan 2012
- Mart 2012
- Şubat 2012
- Ocak 2012
- Aralık 2011
- Kasım 2011
- Ekim 2011
- Eylül 2011
- Temmuz 2011
- Haziran 2011
- Mayıs 2011
- Nisan 2011
- Mart 2011
- Şubat 2011
- Ocak 2011
- Aralık 2010
- Kasım 2010
- Ekim 2010
- Eylül 2010
- Ağustos 2010
- Temmuz 2010
- Haziran 2010
- Mayıs 2010
- Nisan 2010
- Mart 2010
- Şubat 2010
- Ocak 2010
- Aralık 2009
- Kasım 2009
- Ekim 2009
- Eylül 2009
- Temmuz 2009
- Haziran 2009
- Mayıs 2009
- Nisan 2009
- Mart 2009
- Şubat 2009
- Ocak 2009
- Aralık 2008
- Kasım 2008
- Ekim 2008
- Eylül 2008
- Ağustos 2008
- Temmuz 2008
- Haziran 2008
- Mayıs 2008
- Nisan 2008
- Mart 2008
- Şubat 2008
- Ocak 2008
- Aralık 2007
- Kasım 2007
- Ekim 2007
- Eylül 2007
- Ağustos 2007
- Temmuz 2007
- Haziran 2007
- Mayıs 2007
- Nisan 2007
- Mart 2007
- Şubat 2007
- Ocak 2007
- Aralık 2006
- Kasım 2006
- Ekim 2006